9 Haziran 2008 Pazartesi

ÇOCUKLARIMIZIN ZARARLI ALIŞKANLIKLARDAN KORUNMASI



ÖĞRENCİLERİMİZİ

ZARARLI ALIŞKANLIKLARDAN

NASIL KORUYABİLİRİZ ?

Madde: Tıp içinde ve dışında kullanılan bedene zarar veren kimyasallara madde denir.




Bağımlı: Sadece madde kullanıldığında sahte iyi olma, madde kullanılmadığı zaman kötü olma haline düşen kişiye bağımlı denir. Karşı konulmaz bir şekilde maddeye esir olmuş kişidir.

Madde Bağımlılığı: Bireyin yasal veya yasal olmayan, bedene zarar veren maddeleri kullanarak otonomi, özgürlük ve özdenetimin kaybederek yeni tutum ve davranışlar edinmesine denilir.




MADDE BAĞIMLILIĞININ NEDENLERİ

KİŞİSEL ÖZELLİKLER




KULLANILAN MADDENİN ÖZELLİKLERİ

ÇEVRESEL ÖZELLİKLER

İNSAN

HAKLARI

KİŞİSEL ÖZELLİKLER

BAĞIMLILIK İÇİN ÖZEL BİR KİŞİLİK TİPİ VE BİYOLOJİK ÖZELLİK BELİRLENMEMİŞTİR

KULLANAN HERKES İÇİN

BAĞIMLILIK RİSKİ EŞİTTİR.

KULLANILAN MADDENİN ÖZELLİKLERİ

Şiddeti: Maddenin şiddeti yani etkisi ne kadar çok ise bağımlılık yapma ihtimali o kadar çoktur. Çay ile sigara arasında hangisinin etki şiddeti fazladır. Tabii ki sigaranın o halde sigara çaya oranla bağımlılık yapma ihtimali da yüksektir




Etki Süresi: Alınan maddenin etki süresi yani kişiyi etkilediği süre fazla ise bağımlılık yapma ihtimali o kadar yüksektir.




C- ÇEVRESEL ÖZELLİKLER

a) Ulaşma: 1- Alkol, sigara ve ilaçlar gibi yasal arzı olan ve denetimi olan maddelere,

2- Yasal arzı olmayan maddelere ulaşılması kolay olan maddenin bağımlılığı daha kolaydır.

b)Temin Etme : Temin edilmesi kolay olan maddenin bağımlılığı daha kolaydır.

C ) Akran Grubu : Risk grubu 12-22 yaş grubudur. Özellikle 15-24 yaş grupları bu dönem aileden ayrılıp topluma karışma dönemidir. Çünkü 0-7 yaş çocuk grubu kendisine ideal tip olarak Ana-Babayı kabul eder, 7-12 yaş büyüme grubu Öğretmenleri, 12-22 yaş ergenlik ve gençlik dönemi kendisine Arkadaşlarını, Sporcuları, Tv Kahramanlarını ideal tip olarak kabul eder ve onlara benzemeye çalışır.

d) Aile : Bireyin Biopsikososyal yapısını oluşumunda en önemli yapı taşıdır. Çocuk için eğitildiği, yetiştiği, geliştiği ortamdır.




e) Toplumsal Kabul : Toplum tarafından kabul edilmiş olan yanlış tutum ve davranışlar, kişinin bu tür davranışları desteklemesi, oluşmasını sağlaması diye kısaca belirtebiliriz.

MADDE KULLANAN KİŞİDE MEYDANA GELEN DEĞİŞİKLİKLER

Dalgınlık ve dikkat eksikliği göze çarpar,

Halsizlik ve yorgunluk gözlenir,

Gözlerde kanlanma olur,

Konuşmasında güçlük olur.




Aşırı terleme, bulantı, kusma, yürümede güçlük görülür,

Beslenmede bozukluk gözlenir,

Eklemlerde ağrılar, kramplar, esneme,

Vücudunda yara izleri, kaşıntı gözlenir,

Ciltte renk değişikliği iltihaplı yara ya da

enjektör izleri bulunur,

YASADIŞI MADDE KULLANIMININ

HEDEFİ GENÇLİKTİR

GENÇLER

İlgileri (Politikaya, Spora vb.) artmış

Tepkileri sert

Çabuk sevinir, çabuk üzülürler,

Gel, geç hevesleri var,

Başarılı olma istekleri var,

Karşılaştırmalardan hoşlanmazlar

Dış görünüşe önem verirler,

Arkadaşlarının sözlerine ve davranışlarına önem verirler.




GENÇLER GENELLİKLE

Arkadaş (%30)

Merak (%30)

Stresi azaltma (%15)

Eğlence (%5)

Özenti

Moda

Bilgisizlik ve yanlış inançlar

Zararlı olan maddeleri kullanmaya başlamanın nedenleri nelerdir?

Bu maddeler kendine güvenin belirtisi olarak görülür.

İçinde bulunduğu sosyal çevrede bu maddeyi kullanan kişiler varsa bu çevreye kabul edilmek için sigara içilmesinin gerekli olduğunu düşünür (akran baskısını karşılamak için).

Olgunlaşmanın ifadesi olarak kabul edilir.

Bağımlılık yaratmayacağı düşünülür.

Sağlığa verebileceği zararlar görmezden gelinir yada bilinmez.

Örnek alınan, hayran olunan kişi ile özdeşim kurma aracı olarak ona benzemek için kullanılır.

Kendini kanıtlamanın belirtisi olarak görülür.

Kendinden kaçma nedeni olarak görülür.

Dayanıksız ve güçsüz bir kişilik yapısına sahip olma.

İçten denetimli olmaktan çok dıştan denetimli olma.

Kendini değersiz algılama.

Hazza yönelik olma.




Temel önleme çalışmalarının önemi, bütün öğrencilere yönelik olmalarının yanı sıra ekonomik olmalarından kaynaklanır.




Temel önleme çalışmaları bireyden çok gruba yöneliktir. Bu gruplar; ana babalar, öğretmenler, sınıflar biçiminde olmalıdır.




Bu tip çalışmaların etkililiği okul, aile ve toplum güçlerinin işbirliği ile yapıldığında artmaktadır.




Bağımlı olan kişilerden tedavi olmak isteyenlerin oranı oldukça düşük olduğundan bağımlılık başlamadan kişilere ulaşmak çok önemli bir rol oynamaktadır.




Okullar, gençlerin gelişimlerinde merkezi bir yer tutmaktadır.

Okul, önleme çalışmalarını gerçekleştirmek için tek yer değilse de en iyi yerdir.Okulöncesi ve ilkokul döneminin ilk yılları bu tip hizmetlerin odağı olduğunda, hizmetler daha etkili olmaktadır.Bu sayıltı sahip olunan yeterliğin sonraki yıllarda değişmeye dirençli olmasına dayalıdır.

Okullardaki psikolojik danışma ve rehberlik çalışmalarının temel olarak ilgisi, çare buluculuktan çok önleme olmasına rağmen uygulamada, sorunları olan öğrencilerin acil gereksinimleri nedeniyle, önleme çalışmalarına daha az zaman kalmaktadır.

Aile ilk sosyalleşme kaynağı olması




Ana babaların önleme programında verilen mesajları evde çocuklarına vermeye devam edebilmeleri ve pekiştirebilmeleridir.




Yapılan araştırmalarda bağımlılardan ailesi olanların oranı ailesi olmayanlara ve ayrı yaşayanlara göre oranı on kat fazla bulunmuştur.




Bazı durumlarda ana babaların görüşleri önleme programlarına toplumsal desteğin nasıl sağlanacağı ile ilgili farklı ip uçları verebilir.




Çocuğun sosyal destek kaynaklarının olması, ana baba sıcaklığını hissetmesi, uygun disiplin alması, yetişkin yol göstericiliğine ve gözetimine sahip olması, aileye bağlılık da koruyucu etmen olarak rol oynar




AİLE VE EBEVEYNE BAĞLI RİSK ETMENLERİ

Aile büyüklerinden birinin madde kullanması

Ebeveynlerin madde kullanımı ile ilgili tutum ve düşünceleri

Ebeveyn ve çocuk arasında yakınlık ve bağlılık olmaması

Ebeveynlerin çocuğun yaşamı ile ilgili olmaması

Uygun olmayan disiplin yöntemleri(hiç disiplin olmaması)




Bu maddelerin olumlu olması (iletişim,tutarlı disiplin vb.) durumunda aileye ait özellikler önleyici etkenler olarak karşımıza çıkar.







1-Bilgilendirme; Aileler bağımlılık yapan maddeler, yan etkileri, yüksek dozda alındığında ortaya çıkacak sorunlar, madde kullananların genel davranış biçimleri hakkında fazla bilgi sahibi olmayabilirler. Bilgilendirme yaparken korkutucu olmamalı amacın bilgilendirme olduğu unutulmamalıdır.

Zararlı maddeler karşıtı bir tutum kazandırma; aile içinde bağımlılık yapan maddelere ilişkin kurallar alınması teşvik edilmeli, yalnız bu kurallar alınırken ebeveynlerin tehditkar, emredici, yargılayıcı, küçümseyici, alaycı vb olmamaları gerekmektedir.




İletişim; Yapılan araştırmalarda çatışmalar yaşayan ve iletişim problemleri olan ailelerde madde kullanımı oranı yüksek bulunmuştur.

Emir vermek, tehdit etmek, yargılamak, eleştirmek gibi iletişim engelleri yerine çocuklarıyla sağlıklı iletişim kurabilmeleri için iletişim teknikleri hakkında bilgi verilmeli, sorunların konuşulmadıkça çözülmediği aksine arttığı belirtilmelidir.

Örnek olma ; Ebeveynler olarak çocuklarına model oldukları ve çocuklarının gelişim dönemleri hakkında bilgi verilmelidir.




Cep harçlığını belli seviyede tutma;

Gereğinden fazla miktarlarda para vermemeleri önerilmektedir. Yapılan araştırmalarda bu maddeleri kullanan gençlerin kullanmayanlara göre anlamlı bir şekilde daha fazla cep harçlığı aldığı görülmüştür.

Öğrencilere cep harçlığı verilirken öğrencinin içinde bulunduğu koşullar (yaşanılan çevre, sosyo-ekonomik düzey, vs. ) göz önünde bulundurularak yeterli miktarda harçlık verilmelidir.

1- Bilgilendirme; bağımlık yapan maddeler, zararları ve öğrenciler üzerindeki etkileri hakkında bilgilendirme çalışmaları yapılmalıdır. Madde kullanan öğrencilerin davranışlarında meydana gelebilecek değişiklikler ve neler yapılabileceği konularında bilgilendirme yapılmalıdır.







2-Kişiliği güçlendirme; stresle başa çıkma becerilerinin, problem çözme ve karar verme becerilerinin, kendilik değerinin kazandırılması çalışmaları yapılmalıdır.




Öğrencilerin kendine güven duymasını ve kişisel sorunlarının üstesinden gelmesini sağlamak için etkileşim grupları oluşturularak öğrenci sadece sorunların kendisinde değil, diğer kişilerin de sorunları olduğunu ve bunları yenmek için değişik başa çıkma mekanizmaları geliştirdiklerini görecektir.




Öğrenci yaşantı grupları sayesinde akranların arasında bulunacak, eşit katılım sağlayacak, daha iyi bir yaşam ümidi kazanacak, bilgi alış-verişi sağlayacak ve böylece iç görü kazanarak sorununun çözümü yolunda adımlar atacaktır.







3-Sosyal becerilerini ve iletişim kurma becerilerini artırmaya yönelik çalışmalara ağırlık verilmelidir.




Sağlıklı iletişimin kurulamaması kişilerde anlaşılmazlık, yalnızlık duygularına hatta daha derin duygusal sorunlara yol açabilmektedir.




Sosyal beceri eğitimi, çocuklarda ve gençlerde kendilik değerinin, problem çözme becerilerinin, uyuşturucuya ve diğer risk etmenlerine hayır diyebilmenin artması gibi olumlu sonuçlarla ilişkilidir.

4-Serbest zamanlarını uygun becerilerle değerlendirebilmeyi sağlama ve başkaları ile iyi iletişim kurmayı öğrenmesini sağlamak.

Öğrencilerin ilgi, yetenek ve yeterlilikleri tespit edilerek, kendilerine uygun alana yönlendirmesi yapılır.




Öğrencilere uygun ve uyumlu sosyal beceriler kazandırılarak, belirli alanlarda başarı kazanmaları sağlanır.

Böylece başarma güdüsü tatmin edilir ve kendine güven duygusu artırılır. Bunun için öğrenciye spor, müzik, resim, insan ilişkileri gibi alanlardan en az birinde başarılı olma imkanı tanınabilir.








olarak
rehberlik servislerinin
madde kullanımıyla mücadele
yollarını
şu şekilde toparlayabiliriz;

Öfkeyle başa çıkma

Kendini ortaya koyma

“Hayır” diyebilme

Sorun çözme

Stresle başa çıkma

İletişim becerileri

Öfkeyle başa çıkma

Öfke kontrolü ile ilgili sıkıntı duyan kişilerde şiddetli ve ani öfke patlamaları, güç kazanmak için öfkeyi bir araç olarak kullanma, öfkenin altındaki nedenlerle baş edebilmek için madde kullanma, eleştirilmeye, reddedilmeye karşı tepki gösterme, kendi davranışlarının sorumluluğunu kabul etmeyerek başkalarını suçlama gibi bazı davranışlar gözlenir.

Etkinliklerde amaç; öfkesini kontrol etmesi ve sağlıklı bir şekilde kızgınlığını ifade etmesi için yollar öğretmek ve bu yöntemleri hayatına aktarabilmesini sağlamak

Kendini ortaya koyma

Pasif insanlar başkalarını fazlaca umursarken agresif insanlar bunun tam tersini yapar. Kendini ortaya koyan kişi ise ne istediğine karar verir, başka insanların da katılımı için bir plan yapar ve yaptığı plana göre hareket eder.

Etkinliklerin amacı; kendine güvenen, pasif, agresif davranışların anlatılması, kendine güvenli davranışın nasıl sağlanabileceğinin gösterilmesi ve bu yolla kişinin kazandığı şeylerin anlatılması

“Hayır” diyebilme

Birileri talepte bulunduğunda yada isteklerini söylediklerinde, onların dediklerini yapmak isteyip istemediğine kişi karar vermek zorundadır. Bireylerin, kendi önceliklerine göre karar vermeye ve başkaları tarafından istenilen şeyleri, bencillik yada suçluluk hissetmeden geriye çevirme, reddetme hakları vardır.




Etkinliklerde amaç; yapılan teklifleri kendi öncelikleri, ihtiyaçları ve istekleri ile kıyaslayarak önerileri rahatsızlık hissetmeden geri çevirebilmeyi hayatında kullanmasını sağlamak

Sorun çözme

İnsanlar sık sık zorlu durumlarla karşı karşıya kalabilirler. Eğer kişi, bu durumu kontrol etmek için uygulayabileceği etkili başa çıkma tepkilerine sahip değilse sorunları kişinin içinde oluşan baskı sonucu madde almasını tetikleyecektir.

Etkinliklerde amaç; sorunu fark ederek sorunun çözümü için değişik çözüm yolları geliştirebilmesini, bir yöntemi seçip uygulaması ve seçtiği yolun sonuçlarını değerlendirebilmesini içerir.

Stresle başa çıkma

Stres, stres yaratan iç ve dıştan gelebilecek durumlar karşısında kişinin kendini gergin, huzursuz,kaygılı hissetmesi durumudur. Kişiler bazen içinde bulundukları stresli yaşantıdan kaçmak yada savaşma eğiliminde olurlar. Bazı kişilerde uygun olmayan başa çıkma yöntemlerine baş vurabilirler. Alkol, madde kullanımı, saldırganlık, içe kapanma ve çeşitli savunma mekanizmalarına baş vurmak bunlar arasında sayılabilir.




Etkinliklerde amaç; stresi ve kendini stresli hissettiği durumların farkına varmasını sağlamak, stresin bedensel etkilerini ve bunlarla nasıl başa çıkabileceğini öğretmek

İletişim becerileri

İletişim, aile, okul, iş, arkadaş çevresi gibi hayatın pek çok alanında gencin kendini doğru ifade etmek ve diğerlerini anlamak için gereksinim duyduğu bir gerçektir. İletişim kurduğunda kişi kendini daha iyi ifade edecek ve kendini daha anlaşılır hissedecek ve sorunlarıyla daha sağlıklı bir şekilde başa çıkabilecektir.




Etkinliklerde amaç; empati, dinleme ve ben dilinin öğretilmesi bu becerileri hayatın her alanında kullanmasıdır.

Zararlı maddeler karşıtı bir tutum kazandırma

Bu maddelere karşı öğrencilerdeki yanlış inanç, değer ve tutumları uygun inanç ve tutumlarla değiştirme.

Çok-yönlü müdahale programı

Zararlı madde kullanıcılarını tedavi sürecine katılmalarını artırma amacıyla öz-denetim öğelerini işin içine sokan çok yönlü müdahale programı uygulanabilir. Bu programa göre zararlı maddeyi kullanan birini, kullanmayan biri haline getirmek için dört evreden geçirilmesi gerekmektedir ;




1. Zararlı maddeyi bırakma güdüsünü yerleştirme,

2. Zararlı maddeyi bırakma kararını verme ve planlama,

3. Bu maddeleri bırakmanın davranışsal yöntemi,

4. Nüksetmenin önlenilmesi sürecinde zararlı maddeleri kullanmama statüsünün sürdürülmesi

Hastane tedavisi

Alkol bağımlılığının ilerlemiş evresinde kişi hastanede yatarak ilaçla tedavi olur. Hastane tedavisine ek olarak psikoterapi yapılarak alkol kullanımı sonlandırılmaya çalışılmaktadır.




Görüldüğü gibi çeşitli yaklaşım ve tekniklerin yardımıyla öğrencilerimizi zararlı maddelerden koruyabiliriz.






BAŞARILAR DİLERİZ

www.pdrgrup.com

Hiç yorum yok: